29 Aralık 2007 Cumartesi

Butto Sizlere Ömür


Ben mücadele insanlarını severim, Hele ki bu mücadele özgürlük ve bağımsızlık içinse daha da çok severim...

Dün gazetelerde gördüğüm şok haberle sarsılmadım değil. Pakistan özgürlük ve bağımsızlık mücadelecisi, laik ve ileri görüşlü insan Benazir Butto hanımefendi suikasta uğramış...

Suikast haberini okurken Sayın Bülent Ecevit'in 1977 deki seçimlerden önce yaşadıkları aklıma geldi... Birçok meydanda taşlandı, Çiğlide suikasta uğradı, en son taksim meydanındaki mitingden önce kendisini uyaran rakip parti lideri demirel'e teşekkür edip korumalarına 'kimse yarın mitinge gelmesin ben tek başıma gideceğim' halka da yine aynı şekilde hiçbir vatandaşımın mitinge gelmesine gerek yoktur ama kimse gelmese de ben orada olacağım açıklamalarını yapmıştı... Miting ise Türkiye tarihinde toplanan en büyük kalabalıklarından biri olmuş, Taksim meydanı hınca hınç dolmuş ayrıca Ecevit 1977 seçimini kazanmıştı...

Benazir Butto ise muhtemelen kazanacağı bu seçimi ne yazıkki hainler tarafından öldürülerek kaybetmiş oldu... Yaşamı boyunca sıkıntı çeken, sürgünden yeni dönen bu önemli lidere İnsanlık adına teşekkür etmek borcumuzdur...

27 Aralık 2007 Perşembe

Kaka Yaptı, Yapacağını...


Kaka efendiyi iyi takip ederim. Kendisi daha 18 yaşındayken Fenerbahce ile ismi anılmış bir futbolcuydu ve ben lisede arkadaşlar dalga geçer diye istemiyordum onu, sonraki yıllarda yıldızı iyice parladı milana geldi, milandayken bize efsane bir gol attı 2 sene önce ve o günden sonra da herkes onu iyi tanıdı...

Muhterem geçmiş kaptanımız Ümit Özat'ın düşürmeyip gole sebep olduğu şampiyonlar ligi maçı hala hafızalardadır çünkü çok güzel bir futbol oynamıştık o gün...

Her neyse şimdi gazetede bir haber gördüm bugün yaşı benimkinden birkaç yaş büyük olan kaka bey uçakta bir muhabbet etmiş, Alex 'abi'sine bayıldığını itiraf etmiş, Fenerbahceye epey bi övgü dizmiş...

Bunu da gururlanılacak bir habermiş gibi gazeteler haber yapmış..

Sorarlar adama

-Kaka Kim?
-Milan'ın yeni yetme yıldızı
-Milan Ne?
-Fenerbahcenin Şampiyonlar ligindeki olası bir rakibi

Düşünün Alex Kaka hakkında övgü dolu bir mesaj gönderse italyan gazeteleri haber yapar mı? Bence yapmaz...

Elbette iyi niyetle düşünülmüş bir haber ama...

Büyük olabilmek için, Büyük Düşünmek Gerekir..!

Amerikanın Askerleri


Şimdi Hürriyet'in sayfasında gördüm fetullah gülen bey amcamız ile ilgili bir yazının yer aldığı dergiyi istanbul üniversitesi beyazıt kampüsünde (deniz gezmiş'lerin okuduğu kampüs) satmak isteyen TKP'li öğrencilere kendilerini 'islamcı genclik' olarak adlandıran fetullahın askerleri saldırmış...

Olay bugünde devam etmiş ve 30 kadar öğrenci gözaltına alınmış.(tkp'li öğrenciler)

İşin ilginci yazıda yeni yök başkanı ile fetullah gülen arasındaki ilişki yer alıyormuş...

Kavganın ayrıntılarına gelirsek.. 10 öğrencinin yaralandığı kavgada yaralananların hepsi tkp öğrencisi, islamcı gencler kavgada satır,sopa ve döner bıçağı kullanarak tribün kavgası havası estirmiş :)

Şimdi bunlar işin haber yanı ama ben haberci değilim... Ben 5-10 yıl önce adı esamesi olmayan bu fetullahın askerlerinin nasıl bu kadar güçlendiğini merak ediyorum. Belki bu yazıyı okuyanların bile çoğu o görüşteki insanlar ve ben bundan rahatsızım. Din adı altında amerikan uşaklığı yapan herkesin karşısındayız. Tkp'li veya sosyalist olmamıza gerek yok... Devir vatanperverlerin birlik olma günüdür, sol-sağ günü değil...

Atam Sen Rahat Uyu Bekçisiyiz Cumhuriyetin

26 Aralık 2007 Çarşamba

Humanities


Blog yapıyoruz ya illa Fenerbahceden bahsetmeye gerek yok dimi?

Yeditepeden olan bütün arkadaşlar gibi benimde ortak sorunlarımdan biri olan humanities dersinin finallerinin yapıldığı haftanın içindeyiz :)

Bugün yağtığım sınavda pek sevdiğim Roma'yı öyle bir anlattım ki sormayın..

İyi başladık umarın bundan sonraki 9 sınavda böyle iyi devam eder.. :))

Bu vesileyle herkese finallerde başarılar,kolay girsin..:D

24 Aralık 2007 Pazartesi

3 Çay 1'i açık


Her taraf kaynıyor Fenerbahce spor klübü hamsi klübü taraftarlarına çay ikram etmiş, bunun sebebi olarak da bayram falan demişler.. Bayramda ikram sevaptır da karşımızdaki hamsi klübü be kardeşim,ayıptır... İlla bayram ikramı yapacaksan bizim biletlere 5-10 ytl'lik indirim yapsaydın bu maç da kendi seyircin,taraftarının cebine 10 lira harçlık koysaydın... ama yok senin amacın başka, sen koskoca Fenerbahce Klübünü anadolunun en kolpa taraftarına sahip klübüne yalakalık yaptırıyorsun... Bizim kimseyle iyi geçinmemize gerek yok,onlar bizimle iyi geçinsin ama nerdee,sen bunları anlamazsın ki...

Şimdi 34.haftada da onlar bize çaydanlık ikram ederler, hemde evlerinin pencerelerinden. Hatta belki soğumuştur diye piknik tüpü'de atırverirler, birkaç arkadaşımız da bu sıcak çaydanlık ve tüplerle yaralanırlarsa utanır mısın?

Utanmalısın...

Fenerbahce Herkesten Büyüktür.

Penaltı Atmadan.


Az önce antuda gezerken gördüm taraftarlarımızın yapmış oldukları bir ankette Fenerbahce bu dönem penaltı atar mı diye sormuşlar ve çoğunluk atmaz şeklinde oy vermiş. Doğrusunu söylemek gerekirse penaltı atmadan bileğimizin hakkıyla lider olmak bizim kalite farkımızı ve üstünlüğümüzü ortaya koyuyor. Galatasarayın bolbol attığı penaltılara bakarsak haklı 1.liğimiz benim için daha da fazla önem teşkil etmeye başladı.

Ama tam bunları yazarken kafamda bir soru işareti oluştu. Sahi biz geçen sene şampiyon olurken penaltı attık mı ki?

Lider Kapattık


Dün galatasarayın maçı başlamadan önce yazdığım bir önceki yazımda Fenerbahce lider demiştim, bu inancın ve doğru tahminin mutluluğunu yaşıyorum şuan :) Dün gece maçı izleyemedim ama liderlikten bu hafta hiç şüphe etmemiştim.. Eve geldiğimde bir kız arkadaşın 'tebrikler' mesajıyla beraber daha sitelere girmeden yeniden lider olmanın,emaneti uzun bir aradan sonra geri almanın mutluluğunu yaşadım. Tombul Şişe eşliğinde keyifle izlenmesi gereken bir maçı bu hafta memlekette olmam ve dün gecenin son gecem olması sebebiyle izleyememenin tarif edilmez tatlı üzüntüsünü yaşamaktayım hala...

Sonuç olarak bu devre arasına lider olarak girmiş olduk, Sivasspor'un ikili averajla önünde kapattığımız bu ilk yarıda biz tribüncüler olarak vazifemizi elimizden geldiğince yerine getirdik... Bizi Avrupada,Türkiye Kupasında ve Ligde dolu dizgin ilerleyerek mutlu eden takımımıza teşekkürü borç biliyorum...

Viva Zico

23 Aralık 2007 Pazar

Bir Sezonun Yarısı



Bu sezon herşey birkaç güzel fotoğrafla başladı aslında. Sezon başında konuşulanlar verilen birlik beraberlik mesajları, tutulmak istenen sözler ve en başta UNIGFB'nin hakettiği yere ulaştırılmak istenmesi çabaları...

Sezon başlarken ilk birkaç maç yaz tatili dolayısıyla internetten yürütülen görüşmeler, inter maçındaki unigfb pankartıyla onurlandırılmış, UNIGFB herkesin bildiği bir grup haline dönüştürülmüş gibiydi... Geçen sene yapılan iç ve dış saha maç organizasyonlarına bu sene büyük miktarlarda maddi katkı sağlanarak sürekli el emeği yapılan güzel pankartlar, rengarenk görüntülerimiz grup içindeki inanılmaz dostluk çok kısa sürede herkesin takdirini ve beğenisini toplayarak taçlandırılmış oldu.

Asıl grubumuz Genc Fenerbahceliler'in bu sezon bazı maçlarında yaşadığı kişi sayısı sıkıntısına geçen senekinin çok daha üstünde katılımlarla maçlara gelen UNIGFB çözüm bulmuş, sadece bağırmak ve ses çıkartmakla yetinmeyip Genc Fenerbahceliler'e tribün şovlarıyla da destek olmuştu...

Ancak her grupta olabileceği gibi birkaç ay içinde grup içinde bazı sıkıntılar ortaya çıkmış bazı arkadaşlarımızın hevesi kırılmış ve koreografi ağırlıklı grup olma hevesimizi ilerki aylara ertelemiştik...

İşte bu heves ertelemesinden sonra da grubumuzu basketbol ve voleybol maçlarına da götürerek,pankartlarımızı asarak başarılı organizasyonlarımızı devam ettirdik...

Tribündeki dostluğu dışarı taşıyarak yemekli organizasyonlar düzenledik,arkadaşlığımızı pekiştirdik,beraber sevindik beraber üzüldük...

Pek çok okulda yeni yapılanmalarımızı oluşturduk,standlar açtık toplantılar düzenledik ve bugün geldiğimiz nokta geçen senekinin 3-4 kat ilerisidir...

Tribünde orda burda kimseyi rakip olarak görmeden sadece GFB ve Fenerbahce çıkarları için mücadele eden arkadaşlarımızla bu devreyi kapatırken 1 ay sonrası için hepimizde yeni umutlar yeni ışıklar var elbette...

Bizimle beraber bu sene aynı hızla adından söz ettiren Fenerbahcemiz de Avrupada dolu dizgin ilerlerken daha bugünden birkaç ay sonrası için bizlere para biriktirme fikirlerini aşılamış oldu.

Bugün itibariyle ligde zirvede bulunan Fenerbahcemiz, basketbol,voleybol şubeleriyle de bu kalitesi ve başarısıyla bizlerden başarısızlıkta bile kaybetmediği desteği fazlasıyla alacaktır...

Birde bu blogu takip eden unigfb ailesine müjde vermek istiyorum;

Ben Sevilla'ya mutlaka gidiyorum herkes kendisini ona göre ayarlasın...

Ne de güzel olur baharda ispanya ;)

Başlarken


Adettendir bi başlangıç mesajı yazmak gerekir.En zoru da ilk mesajdır zaten her zaman için.. Birgün sıkılıp bırakmam umarım diyerek bu güzel blog'a hepimiz hoşgeldik.

Bilmemkaç yıllık genc yaşantımızda her insanın mutlaka vazgeçemediği birşeyler vardır, 15 yaşından sonra oluşmaya başlayan vazgeçilmezler ilerleyen yaşlarda giderek kendilerini kabul ettiriyorlar, ilerki ömrümüze şimdiden bir ışık tutuyorlar.. :)

Tombul şişe işte böyle birşey... Büyüdüğümüz şehrin, üniversiteye gelene kadar yaptıklarımızın en güzel anlatım biçimi aslında... Anadolunun küçük bir kasabasında okul köşelerinde karanlık olan her noktada bir cuma bir de cumartesi geceleri 1-2 şişe açmak sohbeti renklendirmek bizim için aslında bir alternatifsizlik ama zaman geçtikçe vazgeçilmezlik oldu.

Birde Lacivert var tabi..Lacivert ordusunun çıkış yeri Fenerbahce'nin asil rengi... Bu blog Fenerbahce,tombul şişe kısacası aşk ve zevk ekseninde dönecek...

Neyse bu boş ve gereksiz açılış yazısından dolayı kendimi kutluyorum, okuduğunuz için sizleri de takdir ediyorum, sonraki mesajlarda bu kadar boşluklar oluşmaz umarım =)